Konut piyasasında kampanya hareketliliği CVS Hava Kent Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Erkut Çavuş, kampanyalar dışında ülkede sunulan konut arzının da talebi karşılayacak boyuta çıkarılması gerektiğini söyledi.
Türkiye’de devreye alınan konut kampanyaları piyasayı hareketlendirdi. Uzun vadeli ve düşük faizli kredilerle devreye alınan konut kampanyalarının, konut almak isteyenlere değerli bir fırsat sunduğunu ifade eden CVS Hava Kent Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Erkut Çavuş, kampanyalar dışında ülkede sunulan konut arzının da talebi karşılayacak boyuta çıkarılması gerektiğine dikkat çekti. Konut fiyatlarında ve aidatlarda yaşanan yükselişi de değerlendiren Erkut Çavuş, “Dövizin durgun seyri, banka faizlerinin tek hanelere gelmesiyle yatırımlar konuta kaydı. Yani konut bir yatırım aracına dönüştü. Aidatlarda ise yükselen enerji maliyetleri ve asgari ücretin büyük etkisi var. Sitelerde sosyal alanların artması da aidatları yükselten nedenler arasında.” dedi.
Son günlerde Türkiye’nin ana gündem maddeleri arasında konut kampanyaları yer alıyor. Açıklanan son kampanya ise orta gelirlilere yönelik oldu. Orta gelirli vatandaşların ev sahibi olması için hazırlanan yeni konut kampanyası yoğun ilgi görürken, kredi faizlerinin yüzde 0,69’a kadar düşmesi, vadenin de 15 yıla çıkması kampanyaya olan talebin artmasını sağladı. Ayrıca, ilk 3 yıl ödenecek desteklere sağlanacak Hazine desteğinin de çok önemli olduğuna dikkat çeken CVS Hava Kent Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Erkut Çavuş, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın ortak hazırladığı ‘Yeni Evim Konut Kampanyası’ bence son derece verimli bir kampanya. Konut almak isteyenlere çok değerli bir fırsat sunulmuş oluyor. Aynı zamanda kampanyayı iyi organize ederek sadece konut ihtiyacı olanlara ulaştırmaları son derece değerli.” diye konuştu.
Arzın yarısı kadar konut üretiliyor
Açıklanan kampanyalarla ev sahibi olmak isteyenlere güzel avantajlar sunulduğunu kaydeden Erkut Çavuş, kampanyalara rağmen konut sektöründe yaşanan fiyat artışlarıyla ilgili olarak da değerlendirmelerde bulundu. Çavuş, “Dövizin durgun seyri, banka faizlerinin tek hanelere gelmesiyle yatırımlar konuta kaydı. Yani, konut bir yatırım aracına dönüştü. Bunun dışında Türkiye’deki demografik yapı nedeniyle konut ihtiyacı da her geçen gün yükseliyor. Nüfusu her geçen gün artan Türkiye’de yılda ortalama 500 bin evlilik gerçekleşirken, 150 bin de boşanma yaşanıyor. Tüm bunlar hesaba katıldığında Türkiye’de yeni konut ihtiyacının 700-800 bin bandında olduğunu söyleyebiliriz. Ancak, ülkemizde yılda 350-400 bin konut üretiliyor. Yani, talebin yarısı kadar arz gerçekleştirilebiliyor. Bu da konut fiyatlarını yukarı taşıyor. Aynı zamanda konut üretiminde kullanılan emtia fiyatlarında da hem küresel hem döviz bazlı artış gerçekleşiyor. Bu artışta hem sıfır konut üretiminin fiyat artışına hem de sıfır konut üretimi artışına istinaden ikame etkisi ile ikinci el konut fiyatlarında artış yaşanıyor.” diye konuştu.
Konut sahipliğinde Türkiye önde
Türkiye’deki konut sektörünün dünyadaki farklı ülkelere göre çok daha dinamik yapıda olduğunu dile getiren Erkut Çavuş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de konut almaya yönelik hem Arap Yarımadasından hem de Avrupa’dan ciddi talep var. Bu talebin de fiyat artışlarında etkisi olduğunu söyleyebiliriz. Ancak, Türkiye’deki konut fiyatlarını diğer ülkelerdeki konutların fiyatları ile karşılaştırdığımızda, Türkiye’de hala konut fiyatları uygun seviyelerde. Diğer yandan Avrupa konut sahipliği oram yüzde 35-36’larda iken Türkiye’de bu oran yüzde 58-59’larda. Son 10 senede yüzde 4-5 düşüş yaşansa da Avrupa’ya göre ülkemizde konut edinimi çok daha fazla.
Aidatlarda enerji ve asgari ücret etkisi
Yükselen kira ve aidatlar ile ilgili olarak da konuşan Erkut Çavuş, “Son dönemde enflasyonda bir düşüş yaşansa da hala yüksek seyrediyor. Ev fiyatları yukarı çıktıkça buna bağlı kira çarpanı da yukarı çıkıyor. Aidatların artışı ise yine dünya ve ülkemizin enerji fiyat artışları ve asgari ücretlerde yaşanan artışa bağlı olarak yukarı doğru seyrediyor. 100-200 dairelik bir sitede, ortak alanlar ve sosyal tesisler genişledikçe doğal olarak yönetimsel masraflar doğuyor.” ifadelerini kullandı.